20 Ocak 2015 Salı

şiir diyelim

Sanatın en asi çocuğu mu şiir?

Asidir kelimenin tam anlamıyla, ele avuca sığmaz. Anladım, dediğiniz anda belleğinizde üç beş kırık söz görürsünüz; imge, mecaz, benzetme, kelime oyunu, sığlıklar keşmekeşinde heder olmuş gitmiş. Siz onu seversiniz de o sevildiğini bilmeyebilir, incinirsiniz. Sadece bilginin, görgünün veya yeteneğin algılamasıyla görünür olan bir şey de değil. Bir his… Bir bilinç… Ne bileyim, şiirin ne olduğunu çözebilseydim, yazardım en güzel şiirleri…

Lakin şiirin ne olmadığını çözebiliriz.

Çok uzun bir zamandır “iğdiş edilmiş” bir bilinç ile yaşıyoruz. Bu iğdiş edilmişlik tekilden çoğula her bir noktada dikilmiş gözlerimizin içine bakıyor. En basit ticari ilişkilerden en görkemli ihalelere kadar. Basit bir reklâm filminden anlı şanlı sinemacıların eserlerine kadar… Örneğin; TV’de 1 Mayıs tartışmalarını dinleyen bir “okumuş” şöyle diyebiliyordu: “Tatil işte 1 Mayıs, daha ne Taksim diye tutturuyorsunuz!”

Bir süreç bu… Burada bir şiir yazmadığım için de rahatlıkla yapabilirim şu benzetmeyi, bu iğdiş edilmiş bilinç bir çığ olmuş yuvarlanıyor, üzerimize üzerimize geliyor. Gelmeye devam da edecek. Bundan hayatımızın her bir unsuru kısmetine düşeni de hali hazırda alıyor almaya da devam edecek. Bunları söylemek için Nostradamus olmaya gerek yok, işte bir iki şiir okumak da yeter vaziyeti görmek için.

Sanatın kendisi her duruma müsait bir şey midir? Böyleyse de bu müsaitliğin kendi evreni içinde birtakım kuralları yok mudur, en azından nefsi müdafaa için. Bir atmosferi, yerçekimi, fotosentezi… Yani gayet olağan, alıştığımız, özünü anlamasak da hayatımızı sürdürebilmemiz için olmazsa olmaz şeyler… Sanat için de yok mudur?

Hakikaten asi bir şey şiir, kelimenin tam anlamıyla ele avuca sığmaz. 
Hiçbir sokak kavgasını kaybetmemiştir. 
Eski kabadayılardandır da. 
Nicelerinin gönlünde taht kurmuştur. 
Bazen İnce Memed’dir. 
Haksızlığa gelemez. 
Kiminde Zapata gibi herkesin vicdanı olur, 
Dadaloğlu’dur bre; “ferman padişahınsa...” diyerek. 
Ama en güzel, güzeller güzeli bir güzeldir de… 
Aşkından elimize sigaralar bastığımız. 
Asidir, tabiatı öyledir, 
asileştirir haliyle.

Gadre uğradığında da hesabını zaman soracaktır…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder