26 Ocak 2013 Cumartesi

şiir yarışması


Şiir Ödülü

http://www.aralikedebiyat.com/wp-content/uploads/2010/01/turgut-uyar.jpg

Turgut Uyar adında düzenlenen ‘Turgut Uyar Şiir Ödülü 2013’ün başvuruları başladı.
Yarışmanın sonuçları 20 Mayıs’ta açıklanacak ve dereceye giren şiir dosyaları kitaplaştırılacak.
Turgut Uyar adına verilen ‘Turgut Uyar Şiir Ödülü’ yarışmasının bu sene üçüncüsünü gerçekleştirilecek.
Seçici kurulu üyeliğini Gonca Özmen, Gültekin Emre, Hami Çağdaş, Sennur Sezer ve Tarık Günersel’in yaptığı yarışmanın başvuruları başladı.
  • Yarışmaya, kitap bütünlüğü taşıyan bir şiir dosyası ile 
  • yurt içinden ve yurt dışından herkes katılabilecek. 
  • Konu ve uzunluğun serbest olacağı şiirler 
  • 12 punto ve 1,5 satır aralığı ile yazılacak 
  • ve A4 boyutunda, 6 nüsha olarak gönderilecek. 
  • Yarışma sonuçları 20 Mayıs 2013 tarihinde ilan edilecek.
Katılımcıların dosyalarını en geç 19 Mart 2013 tarihine kadar Ankara Bencekitap Yayınları ofisine ulaştırması gerekiyor.

23 Ocak 2013 Çarşamba

aşk

 
Dedim, 
ölüyorum efkârımdan. 
Dedi, mutlusundur... 
(sustuk) 
Dedim, kayboldum. 

Dedi ah, 
aşk budur...

15 Ocak 2013 Salı

enis batur


Enis Batur
Merak Cemiyeti Tutanakları

İçbükeyler  2010- 2011

tan,
Ocak 2013
Düşünce 02

KargaSahaf'ta...

7 Ocak 2013 Pazartesi

kitap fuarı


Çukurova Kitap Fuarının 6.sı
15 Ocak 20 Ocak tarihleri arasındadır.
Bilginize.

6 Ocak 2013 Pazar

alakarga



Bir Alıntı İle
[http://www.edebiyathaber.net/yayim-surecinin-zorluklarini-genc-yazarlar-kadar-iyi-biliyoruz/]
Alakarga, yeni kurulan nitelikli bir yayınevi. Yayımladığı ve yayıma hazırladığı kitaplarla uzun soluklu olacağının işaretini veriyor. 
Alakarga Yayınları ne zaman kuruldu ve şimdiye kadar kaç kitap yayımladı?
Alakarga diyoruz biz artık ona kendi aramızda ve okurlarımızın da böyle seslenmesini diliyoruz. Kuruluş düşüncemiz bundan bir yıl öncesine dayanıyor, ancak ilk kitabımızı Mart 2012’de yayımladık. Bu soruları cevaplarken on birinci kitabımızın hazırlıkları sürüyor.
Neden Alakarga?
Biz beş arkadaş, doğaya ve canlılara tutkuyla bağlı insanlarız ve alakarga da bizi imgesel anlamda her zaman büyülemiştir. Yayınevimizin ismini düşünürken, “Neden alakarga olmasın,” diyiverdik, böylece de alakargamız edebiyat dünyasında havalanmaya başladı.
Yayın politikanız nedir?
Biz, “yalnızca iyi edebiyat” diye yola çıktık her şeyden önce. Edebi değeri olmasının yanında, kendimizin de okumayı sevdiği şeyleri  -tür ve yazar olarak da düşünülebilir- yayımlamaktan büyük haz duyuyoruz, her işin bir ayna olduğunu da unutmadan elbette. Bunun yanında yeni yazarları keşfetmeyi ve onlara ulaşmayı da kendimize amaç edindik; mesela, öykülerini beğenerek okuduğumuz İrem Karabaş’a, yakında çok ses getireceğine inandığımız,Özcan Doğan’a ve İzzet Dönmez’e bu yollarla ulaştık. Kapımız iyi öyküye, romana sonuna kadar açık. Yayım sürecinin zorluklarını genç yazarlar kadar iyi biliyoruz. Güler yüzlü ve sıcak bir yayınevi olmayı da iyi edebiyat kadar önemsiyoruz ayrıca.
Dosyalarını size göndermek isteyen yazarlar/yazar adayları size nasıl ulaşabilirler?
Bize, www.alakargakitap@gmail.com ya da facebook adreslerinden ya da twitter adreslerinden bize ulaşabilir, fikirlerini, eleştirilerini ya da dosyalarını bize iletebilirler.
Nitelikli bir öykü dergisi üzerinde çalıştığınızı biliyoruz. Bu konu ile yeni gelişmeler var mı?
Evet, çok doğru, şu aşamada tasarımına yoğunlaşmış durumdayız, içerik hemen hemen belli gibi, öykü, yalnızca iyi öykü olacak bir dergi. Çünkü günümüzde genç yazarların ve ustalarımızın şöyle gönül rahatlığı ile öykülerini yayımlayacağı çok sınırlı sayıda öykü dergisi var. Biz bu dergi ile herkese ulaşmak, öykünün daha okunur olması için çalışmak istiyoruz. Buna herkesin ihtiyacı var.
Söyleşiyi gerçekleştiren: Emrah Polat (21 Mayıs 2012)

kargalama


O karga var ya, delikanlı hayvandır. 
Hayvandır lafı ağır kaçtı. Kuştur. 

Karga diyordum, harbi bir varlık.
 Prensip sahibi, bilge bir kuş arkadaştır. 
Ama daha önce de dediğimiz gibi kuş beyinli değildir. 
Bu yönüyle kuş cinsinin üzerinde bir şeydir. 
Birçoğu, karganın en zeki hayvanlardan biri olduğunu kabul eder. 
Biz de o “birçoğu” grubuna dâhil ettik KargaSahaf olarak kendimizi.
Hatta orada kafaya oynarız bu inançla. 
Bu sayfada sıkça paylaşacağız kral karganın toplum üzerindeki etkilerinin tahlillerini. 
Karga!
Güzel hayvan. 
Hayvan dedikse o manada değil: ))

kuzgun


"Gururlu sert havasına kara kuşun alışınca
Hiçbir belirti kalmadı o hazin şaşkınlığımdan;
Gerçi yolunmuş sorgucun dedim, ama korkmuyorsun
Gelmekten, kocamış Kuzgun, Gecelerin karasından;
Söyle, nasıl çağırırlar seni Ölüm Kıyısından;
Dedi Kuzgun: Hiçbir zaman."

[Edgar Allan Poe]

korkuluk


Scarecrow

“Kargalar aslında korkuluklardan korkmazlar,
Ama şöyle derler:
Şu Çiftçi John, ne iyi bir adam, bizi güldürmek için neler yapıyor.
Bu yüzden onun tarlasına konmazlar.

Aslında Kargalar korkuluklardan korkmazlar…”

[Al Pacino ve Gene Hackman’ın oynadığı 1973 yapımı enfes bir film olan “Scarecrow / Korkuluk”dan…]
__________________
___________
Director: 
Jerry Schatzberg
Writer: 
Garry Michael White
Stars:
Gene Hackman, Al Pacino and Dorothy Tristan 

gerçekler

Karga ile Tilki Hikâyesi’nin Gerçeğini 
Hikâye Ederiz

Efendim, Karga ile tilkinin hikâyesi hakikatte şöyledir:

Bizim Karga rakı masasına gidecektir, ahbaplarla nevale hazır edilmiştir. Bizimki de bakar çilingir sofrasına, Ezine Peynir eksiktir.

Olmaz, der, bir kanatta gider alır gelirim. Nedir ki, kuş uçuşu 500 km’dir.

Gider, alır. Lakin dönüşte pek yorgun düşer.

Eh, onca senenin Kargasıdır, yaş gelmiştir, kemale de ermiştir, gençliğin körük ciğeri vs haliyle yoktur, bir de son zamanlarda sigarayı filan artırmıştır.

Şu kuru dallarda bir soluklanayım der kendine.

Yakar bir filtresiz bu arada.

Tam da o sırada sefil tilki geçiyordur.

Her kurnaz gibi sefil bir mahlûk!

Efendime söyleyeyim, görür tabi bizimkini nefis kokulu Ezine ile.

Kurar zavallı senaryosunu.

Yok şarkıdır, türküdür, sendeki ne güzel bir sestir; olmadı evde çocuklar aç biilaçtır, yengen vallah hastadır, üç gündür eve bir lokma girmemiştir, yani…

Aslında yemez bu numaraları bilge Karga, ama Kuzgun evladıdır; ki son zamanlarda eski Yeşilçam filmlerini izlerken gözleri de dolmaktadır.

Tamam bre adam, der.

Sen al şunu; ama peyniri heder, evi de ihmal etme bak…

Döner gider bir yarım kg daha alır.

Hikâyenin aslı budur.

O tilki dümbüğü de âlemde mevzuyu farklı konuşur.

La Fontaine de ona alet olur…

Evet, öğrendiniz şimdi işin aslını…

kargaca


Yolda yürürken
bir karga
arkanızdan gaklarsa:

Arkasından 
koştuğunuz
şeyler
muhakkak sizin olacak...